Doğrudan satış sektörü, her yıl dünya genelinde milyonlarca insan için yeni iş fırsatları sunmaya devam ediyor. Dünya Doğrudan Satış Dernekleri Federasyonu (WFDSA) tarafından yayınlanan 2024 yılı verileri, sektörün gücünü ve büyüme potansiyelini bir kez daha gözler önüne seriyor. 2023 yılında devam eden büyüme trendinin dünyanın birçok noktasında da aynı şekilde devam ettiği görülüyor.
DOĞRUDAN SATIŞ SEKTÖRÜNÜN GLOBAL EKONOMİYE KATKISI
WFDSA 2024 raporuna göre, doğrudan satış sektörü dünya genelinde 187.3 milyar dolar değerinde bir ekonomik büyüklüğe ulaştı. 2023 verilerine göre, 172,89 milyar dolarlık bir paya sahip olan doğrudan satış sektörü bir önceki yıla göre kayda değer bir büyüme kat etti.
Doğrudan satış, yalnızca bireylerin gelir elde etmesini sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda üretimden lojistiğe kadar birçok sektörü de destekliyor. Özellikle Asya-Pasifik bölgesi, sektörün lideri konumunda yer alırken, Kuzey Amerika ve Avrupa da güçlü bir büyüme trendi sergiliyor. Böylece doğrudan satış sektörü, hali hazırda ülke ekonomileri için bir lokomotif sektör olmayı da sürdürüyor.
2024 YILINDA YENİ TEMSİLCİ SAYISI DA ARTTI
2024 verilerine göre, dünya genelinde doğrudan satışla uğraşan temsilci sayısı 125.4 milyon kişiye ulaştı. Doğrudan satış temsilcileri sektördeki ürün ve hizmetlerin son tüketiciyle buluşmasını sağlayarak ekonomiye doğrudan katkı sağlıyor.
Özellikle kadın temsilcilerin sektör içindeki ağırlığı da raporun dikkat çeken bir diğer yönü. Bunun sebebi ise doğrudan satış sektörünün kadınların ekonomik hayatta daha fazla yer almasını teşvik eden bir yapı sunması olduğu söyleniyor.
ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİ ARTTI
WFDSA raporunda, sağlık ve kişisel bakım kategorilerinin doğrudan satış sektöründe en çok tercih edilen ürün grupları olduğu görülüyor. Bu kategoriler, toplam satışların %33’ünü oluşturuyor. Güzellik ve kozmetik ürünleri ise %25’lik bir payla ikinci sırada yer alıyor.
Tüketici eğilimleri, sağlık ve güzellik alanındaki ürünlere olan talebin hızla arttığını gösteriyor. Bu durum, sektördeki büyümenin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda yaşam kalitesini artırıcı bir rol oynadığını da ortaya koyuyor.